Bundan sonra aşk kelimesini aklımdan siliyorum. Yaşım gereği aşktan uzak durmaya karar verdim. Utanıyorum artık. “Aşkın yaşı yoktur” söylemi tam anlamıyla palavradır. Aşk yaşın ruhuna uyumlu olmalıdır. Aşk yaşımın ruhuna yakışmıyor. Bu nedenle aşka veda ediyorum. Bundan sonra aşk içerikli yazılar yazmayacağım. Yazacağım kadar yazdım zaten, bu görevi gençlere devrediyorum. Şiddetli aşkı yaşayanlar daha dokunaklı yazabilirler.   Saçı başı ağarmış, dişleri dökülmüş, bedeni pörsümüş bir insanın odasını körpelerle doldursanız bile haz ve zevkin tadına varamaz. Bedensel yıpranmışlık nedeniyle dünyevi hazlara sırt çevirmek zorundadır. Üreme zamanı geçmişte kalmış, üretme zamanı gelmiştir.   Az ya da çok yetenekli ve akıllı bir insan kendi içine döner ve zihinsel zevklere sarılır. Zamanını boşa harcamaz. Güzel sanatlar, şiir, felsefe alanlarında eserler üreterek kendi içsel mutluluğunu yaratmalıdır. Üreten insan mutlu insandır. Boş kalan insan can sıkıntısından geberir.   Yüksek kafalar bir başkasına ihtiyaç duymadan insanlığa yararlı fikirler üretebilirler. Kendi kendine yeten insan önce kendi içinde var olan hazinesini keşfetmelidir. Zihinsel haz ve mutluluğu kendinde aramalıdır. Başkaları için tasalanmaksızın, onların varlığına yokluğuna aldırmaksızın düşünüp şiirlerini yazabiliyorsa bunun için talihine şükretmelidir. Beynini belin hizmetinden kurtarabilmiş kişiler Edebiyat, felsefe, Sanat alanlarında başarılı olurlar. Mutluluğunu dış dünyaya bağlayan insan eninde sonunda hayal kırıklığına uğrar. Çekeceği ıstırap duyduğu hazdan kat be kat fazladır. Bu düşünceler beni bu kararı almamı gerektirdi. Sohbetlerinizden beni en çok mutlu eden dedikodularınızdan mahrum kalacağımı göze alarak doğru karar verdiğime inanıyorum. Ve duyuruyorum, elveda sevgililerim, elveda bütün aşklarım… Şakir Kadan