Zaman Kazanmak İçin Mi, Yol Almak İçin Mi?

Zaman Kazanmak İçin Mi, Yol Almak İçin Mi?

Meclis’e sunulan yeni infaz yasası teklifinden çıkan tablo, siyasi kulislerdeki soru işaretlerini daha da artırdı. Özellikle AKP ile DEM Parti arasında yürütülen görüşmelerin, bir uzlaşmadan çok zamana oynayan bir stratejiye işaret ettiği yönündeki yorumlar giderek güç kazanıyor. AKP, DEM Parti’nin “yargı paketi, terör hükümlülerini de kapsasın” talebine kapıyı kapattı. Pakette bu yönde bir düzenleme yer almadı. Gerekçe? “Teknik sıkıntılar.” Ancak teknik gerekçeler, 2 saat 15 dakikalık toplantının ardından bir uzlaşmaya varılamamasıyla örtüşmüyor. Kamuoyunun da fark ettiği gibi, burada asıl mesele “teknik” değil, siyasi. DEM Parti, paketin ardından yaptığı sert açıklamayla hayal kırıklığını dile getirdi. Grup Başkanvekili Sezai Temelli’nin, “Dağ fare bile doğuramadı” ifadesi, sadece teklife değil, sürecin samimiyetine dair de bir mesajdı. Peki AKP ve MHP neden bu kadar ağırdan alıyor? Kulislerde dolaşan iddialar, yeni anayasa için kritik olan Meclis aritmetiğini korumaya dönük bir strateji olduğunu öne sürüyor. DEM Parti’nin desteğiyle anayasa sürecine “meşruiyet katmak” isteyen iktidar blokunun, bu desteği alana kadar talepleri sürüncemede bırakmayı tercih ettiği konuşuluyor. MHP’nin “bazı maddeler sonbahara bırakıldı” açıklaması ise bu erteleme stratejisine işaret eden bir başka not. Cezaların infazına dair hassas başlıklar, neden Eylül-Ekim’e bırakıldı? Bu, bir taktik mi yoksa bir pazarlık süreci mi? Sonuç olarak; açıklamalar diplomatik, süreç ise oldukça politik ilerliyor. DEM Parti’ye verilen “dinliyoruz” mesajları, “duyuyoruz ama gereğini yapmıyoruz”a dönüşmüş gibi. Yeni anayasa arayışının, eski siyasi hesaplarla yürütülüp yürütülmediğini zaman gösterecek. Ancak mevcut tablo, iktidar bloğunun zaman kazanmayı yol almakla karıştırdığını düşündürüyor.