Kılıçdaroğlunun açıklamasına İmamoğlu'nun tepkisi ne oldu?

Kılıçdaroğlunun açıklamasına İmamoğlu'nun tepkisi ne oldu?

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu dahil çok sayıda belediye başkanı ve yöneticisi tutuklu olan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 30 Haziran'daki kurultay davası için de hazırlık yapıyor. Kasım 2023'te yapılan kurultayda Özgür Özel, 812 oyla, 536 oy alan Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı genel başkan seçilmişti. Bu kurultayın iptali istemiyle açılan davadan "mutlak butlan" (yok sayılması) kararı çıkabileceği ve bu durumda eski genel başkan Kılıçdaroğlu'nun partinin başına geçebileceği iddiaları kamuoyunda gündem olmuştu. Son olarak, gazeteci İsmail Saymaz, bugünkü köşe yazısında, Ankara'da yapılan önemli bir görüşmenin detaylarını aktarmıştı. KILIÇDAROĞLU "KAYYUMA MI BIRAKAYIM?" DEMİŞ   Saymaz, 30 Haziran'da görülecek olan kurultay davası öncesinde tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun talebi üzerine Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve CHP PM Üyesi Engin Özkoç'un, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret ederek, mutlak butlan ve kayyum ihtimaline karşı partiye destek açıklaması istediğini yazmıştı. Saymaz, Kılıçdaroğlu'nun ise "Böyle bir açıklama yapamam. Ben kabul etmesem kayyum gelecek. Kayyuma mı bırakayım? Karardan sonra Özgür Özel ile oturur, konuşuruz" yanıtını verdiğini öne sürmüştü. "Yavaş, Seçer ve Özkoç, görüşme bitiminde CHP Genel Merkezi’ne geçerek, Özel ile görüştü. Özel, 'Böyle bir cevabın geleceğini tahmin ediyordum' dedi" ifadelerini kullanan Saymaz, "Heyet bugün Silivri F Tipi Cezaevi’nde İmamoğlu ile görüşecek ve görüşmeyi ona aktaracak" demişti.  ÖZKOÇ VE SEÇER İMAMOĞLU'NU ZİYARET ETTİ Kılıçdaroğlu ile görüşen heyette yer alan CHP PM üyesi Engin Özkoç ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, bugün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile görüşmek üzere Silivri'deki Marmara Cezaevi'ne gitti. Ziyaret sonrası Seçer ve Özkoç basın mensuplarının sorularını yanıtladı. VAHAP SEÇER: SONUNDA KAZANAN DEMOKRASİ OLACAK Vahap Seçer, "Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem Başkanımızı ve diğer arkadaşlarımızı ziyaret ettik. Tabii ki onlara moral vermek için geliyoruz ama aslında onlardan moral alıp geri dönüyoruz. Son derece sağlıkları iyi" dedi. "Burada onların da bir an önce iddianamelerinin hazırlanması yönünde talepleri var. Suçsuz yere burada tutsak edildiklerini boş dosyalarla tırnak içerisinde etkin pişmanlıktan faydalanan iftiracıların birtakım iddialarıyla hukuksuz yere burada olduklarını düşünüyorlar ve haklılar. Biz de doğal olarak aynı kanaatteyiz. Burada bazı değerlendirmelerimiz oldu" diyen Seçer şöyle devam etti: "Kendileriyle hem sürecin hukuki olarak hem siyasi olarak bugüne kadar yapılanlar, bundan sonra bizlerin üzerine düşecek görevler... Bu konuda bazı değerlendirmeler yaptık. Umut ediyoruz Türkiye'de hukuk hakim olur. Artık bir hukuk devleti oluruz. Demokratik toplumlarda demokrasinin içselleştiği toplumlarda bu süreçler normal. Türkiye'de de Türkiye'nin 150 yıllık bir demokrasi tarihi var. Aslında genç bir demokrasiyiz. Bugüne kadar birçok badireler atlattı demokrasi savaşında bu ülke. Bu da o mücadelelerden bir tanesi olarak görüyoruz. Sonuç itibariyle hak, hukuk, adalet haklı olan kazanacak. Hukuk üstün çıkacak. Türkiye daha demokratik bir ortama dönüşecek. Bundan dolayı da vatandaşlarımızın da bize güvenle bakmalarını istiyoruz. Bize güvenmelerini istiyoruz. Bu mücadelede ilk günden başladığımız enerjimizi hala taşıyor. Ben bugüne, diğer arkadaşlarımız da öyle. Sonunda kazanan demokrasi olacak, hukuk olacak, bizler olacağız." "MUTLAK BUTLAN" SORUSUNA YANIT "Siz, Engin Bey ve Mansur Bey geçtiğimiz günlerde eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile bir görüşme yaptınız ve o görüşmede bir açıklama yapmayı önerdiğiniz öne sürüldü. Mutlak butlan konusu şu anda gündemde ve 30 Haziran'da da kurultaya yönelik bir dava olacak. Cumhuriyet Halk Partisi'nin mutlak butlana karşı bir planı var mı? Yine Kemal Kılıçdaroğlu'nun size karşı söylediği cümleler ve tavrı nasıl oldu? Özgür Özel bunu nasıl değerlendirdi?" sorusuna Vahap Seçer'in yanıtı şöyle oldu: "Şimdi, aslında çok tarihi bir süreçten geçiyoruz. Hem ülke olarak hem partimiz olarak. Çünkü ülkemizin içinde bulunduğu durum, yaşadığı sorunlar, açmazlar işte temel başta adalet sorunu bütün bu sorunları aşacak. Tabii diğer birçok sorun var. Başta adalet diyoruz ama bunun yanında ekonomi, gelir dağılımında adaletsizlikle diğer her alanda yaşanan sorunlar. Baktığınız zaman Türkiye'nin kurucu partisi ve ana Muhalefet Partisi Cumhuriyet Halk Partisi her zaman demokrasinin mihenk taşı olmuştur. Her zaman umut olmuştur.  İktidar da olsa, muhalefet de olsa Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkenin demokrasinin temel taşıdır. Şu anda da öyle. Bugün hangi siyasi partiye gönül vermiş olursa olsun eğer vatandaşım gelecek için umut büyütüyorsa emin olun bunu Cumhuriyet Halk Partisi üzerinden büyütüyor. Bizler en son seçimde birçok insanın beklemediği oy oranlarıyla birçok şehirde beklenmeyen başarılarla yerel seçimleri başarıyla atlatmış, çıkmış bir partiyiz. Doğal olarak bu başarının temel sebebi sadece bizlerin Cumhuriyet Halk Partisi tabanından oy almamız değil. Her kitleden oy aldık. Çünkü bizim üzerimizden yarınları umut ettiler. Yarınlara umut beslediler." "ŞAHISLARDAN ÖNEMLİDİR CHP" "Bizden öte kurumlar çok daha önemli. Bu bütün siyasi partiler ama Cumhuriyet Halk Partisi bir farklı konumda. Partinin hangi makamında olursa olsun, hangi görevi yürütüyor olursa olsun kişilerden, şahıslardan önemli Cumhuriyet Halk Partisi. Doğal olarak biz de bu bilinçle, bu anlayışla dün Sayın Genel Başkanımızı (Kılıçdaroğlu) ziyaret ettik. Önceki Genel Başkanımızı. Önümüzdeki günlerde mutlak butlan ya da farklı bir karar da çıkabilir. Bu bir düşünce, bir öngörü olabilir, olmaz... Bu ayrı bir konu ama bir bütün halinde üzerimize bir saldırı var iktidar tarafından. Bakın bugün Silivri Cezaevinde arkadaşlarımızı ziyaret ettik. Farklı sebeplerle bugün cezaevinde tutsak tutulan arkadaşlarımız var. Bu bir planlı siyasi saldırının ürünü. Bunların burada olması, bu arkadaşlarımızın. Cumhuriyet Halk Partisi'nin kurultayıyla ilgili yürütülen polemikler, davalar, her gün televizyon kanallarında bunların anlatılması, yorumlanması bu saldırıların bir parçası." VAHAP SEÇER: BASINA YANSIYAN BİLGİLER DOĞRU "Bir taraftan belediye başkanlarımızı, siyasilerimizi yoralım, onları tutsak edelim, diğerlerine de korku salalım... Diğer taraftan bunların yanında duracak en güçlü kurum, onların partileri Cumhuriyet Halk Partisi'ni zayıflatalım, bölelim, parçalayalım... Anlayış bu. Doğal olarak dün biz Sayın Genel Başkanımızı ziyaret ettik. Doğrudur. Hem Sayın Özgür Özel'in Genel Başkanımızın hem de Sayın Ekrem İmamoğlu'nun bu konuda daha önce kendisiyle yapılan görüşmeler, basına yansıyan görüşmeler oldu. İki Sayın Genel Başkanımızın bir araya gelip bu konuları konuşması, kamuoyuna mutlak butlana karşı olduklarına dair bir açıklama yapması, böyle bir durumda Kemal Bey'in, Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu teklifi ya da mahkemenin bu kararını reddetmesi gerektiğini partimizin kayyumlara ya da mutlak butlanla bir karışıklığa gitmemesi için bunların tedbirlerini alması gerektiği yönünde görüşmeler oldu. Tam da biz de bu anlayışla dün Sayın Genel Başkanımızı ziyaret ettik. Doğrudur. Bugün de basına yansıyan kulis bilgisi büyük oranda doğrudur. Sayın Genel Başkan böyle mutlak butlana karşı olduğunu ya da mutlak butlan kararı alınırsa bunu kabul etmemenin aslında partiyi bir kayyuma teslim etmek anlamına geleceğini, bu riski partim adına alamam dedi." VAHAP SEÇER: BÖYLE BİR AÇIKLAMA YAPMAMASINI ARZU EDİYORDUK "Böyle bir cevap verdi... Ama bizim görüşümüz açıkçası daha farklıydı. Böyle bir açıklama yapmasını arzu ediyorduk. Partimizin bir ve bir arada kalması son derece önemli. Sadece bizler için de Türkiye demokrasisi açısından, ülkemizin geleceği açısından bugün bölgede, dünyada yaşanan gelişmeler, iç sorunlar, bütün bunlarla Türkiye'de baş edebilecek kurumların başında Cumhuriyet Halk Partisi'nin geldiği için gelecek için vatandaşlarımızın, yurttaşlarımızın umudu için bir arada kalma gerekliliğini bir kez daha kendisine duyurduk, izah ettik. ve bu konuşmayı ya da bu toplantıyı böylece sonuçlandırdık. Umut ediyoruz mutlak butlan kararı çıkmaz. Mutlak butlan kararı çıkmaz ama çıkarsa da tabii ki partimizin yine bir arada kalması için bize düşen görevi yerine getireceğiz. Biz bunu tarihi bir görev olarak kabul ediyoruz." İMAMOĞLU'NUN TEPKİSİ NE OLDU? VAHAP SEÇER YANIT VERDİ "Kılıçdaroğlu ile ilgili bu son görüşmeyi aktardığınızda İmamoğlu'ndan bir mesaj var mı? Neler söyledi bu konuya ilişkin?" sorusuna ise Seçer, şöyle yanıt verdi: "Sayın İmamoğlu da zaten daha önce Sayın Kılıçdaroğlu'nun ziyaretinde bu konuları dile getirdiğini söylemişti. Bu da basına yansımıştı. Yine aynı şeyler konuşuldu. Yalnız Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu konudaki yanıtını da kendisine ilettik. Tabii ki farklı bir cevap almak onun da hoşuna gidecekti. Bizlerin de hoşuna gidecekti. Belki de kamuoyu rahatlayacaktı ama bu şartlar altında artık bundan sonraki gelişmelere göre biz de tavrımızı ortaya koyacağız." ENGİN ÖZKOÇ'TAN "MUTLAK BUTLAN ÇIKIŞI Vahap Seçer'in ardından sözü Engin Özkoç aldı. Özkoç, "Mutlak butlanla ilgili konu hukuki değil. Yüksek Seçim Kurulunu devre dışı bırakıp, mahkemenin böyle bir karar alması, yüzyıllık Cumhuriyet tarihinde hiç görülmemiş bir şey. Bu, bu iktidarın Cumhuriyet Halk Partisine karşı uyguladığı baskı politikasının bir sonucu olarak hukuku ele geçirilmişliğinin tavrını yansıtıyor" dedi. Özkoç şöyle konuştu: "Birincisi bu. Yüksek Seçim Kurulu kesinlikle devre dışı bırakılarak böyle bir karar alınamaz. İkincisi yıllardan beri Sayın Vahap Seçer milletvekilliği yapmış. Şimdi de çok başarılı bir belediye başkanı. Sayın Mansur Yavaş öyle. ve bu konuyu kendi arkadaşlarımız içinde değerlendirdiğimizde, Özgür Özel'in, Sayın Genel başkanımızın ve Ekrem İmamoğlu, Sayın Cumhurbaşkanı adayımızın bilgisi dahilinde gittik Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştük. Arzumuz şu: Partiyi bu noktaya, bu iktidar getiriyorsa, bu Cumhuriyet Halk Partisi'nin hayrına olmaz. Bu, Cumhuriyet Halk Partisi'ni bir yere sürüklemekle ilgili, bölmekle ilgili karşı karşıya getirmekle ilgilidir. Biz buna karşıyız. Biz bu partinin parçalanmasına ve dağılmasının, sadece parti açısından değil, ülke açısından da çok önemli olduğunu düşünüyoruz." ÖZKOÇ: KEMAL BEY'İN VE GENEL BAŞKANIMIZIN BİR ARAYA GELMESİNİ ÇOK İSTİYORUZ Engin Özkoç şöyle devam etti: "Bunu hem Vahap Seçer başkanımla, hem Mansur başkanımla, hem de ben çok açık şekilde ifade ettik. Ancak Sayın Kılıçdaroğlu bu konuda kendisinin önceki dönem genel başkanı olarak, eğer kendisi bu görevi almazsa, kayyuma kalacağını kendisinin de böyle bir şey kabul edemeyeceğini ifade etti. Kendisiyle beraber Sayın Genel başkanımızın bir araya gelip, bir araya gelip, bu süreci Cumhuriyet Halk Partisi'nin yüzyıllık hafızasına yakışır bir şekilde ortak bir çözüm yolu bulmalarını bugün de istiyoruz. O güne kadar istiyoruz. Bu böyle bir mutlak butlanın çıkmasını reddediyoruz. Ama o karar daha görüşülmeden önce de Cumhuriyet Halk Partisi'nin liderlerinin duruşunu kamuoyuyla, örgütleriyle ve milletiyle paylaşmasını istiyoruz." "Olmaz denilen şeyler oluyor dediniz bu iktidarda. Peki mutlak mutlak çıkarsa, eğer ki böyle bir sonuçta, Cumhuriyet Halk Partisi'nin şu an bir halihazırda planı var mı acaba?" sorusuna, Engin Özkoç şu yanıtı verdi: "Cumhuriyet Halk Partisi'nin planı her zaman olduğu gibi gerçeklerin arkasında durmaktır. Doğrunun arkasında durmaktır. Yarın eğer böyle bir şey gerçekleşirse ilk önce iktidara olan tepkimizi ilk önce iktidarın aldığı bu hukuksuz karara karşı olan tepkimizi ifade edeceğiz ve duruşumuzu ifade edeceğiz ve onun arkasında da çok güçlü bir şekilde partinin tekrar bu iktidarın oyununu bozacak şekilde daha güçlü bir şekilde ayağa kalkması için hepimiz ortak bir akılla bir yol yürüyeceğiz."