2002’den Sonra Türkiye’de Ne Değişti?

2002 genel seçimleri, Türkiye siyasetinde bir dönüm noktası olarak kayda geçti. Tek parti iktidarıyla birlikte ülkede siyaset, ekonomi, hukuk ve toplumsal yaşamda köklü değişimler yaşandı. Aradan geçen yıllar boyunca atılan adımlar, yapılan reformlar ve ortaya çıkan tartışmalar, “2002’den sonra Türkiye’de ne değişti?” sorusunu yeniden gündeme taşıyor. Siyasette Güç Merkezileşti 2002 sonrası dönemde siyasal sistemde istikrar söylemi öne çıktı. Zaman içinde yürütme organının yetkileri artarken, karar alma süreçleri daha merkezi bir yapıya dönüştü. 2017 referandumu ile kabul edilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Türkiye’de yönetim modelini köklü biçimde değiştirdi. Uzmanlar, bu dönüşümün hızlı karar alma avantajı sağladığını savunurken; eleştiriler ise denge ve denetleme mekanizmalarının zayıfladığı yönünde yoğunlaşıyor. Ekonomide Büyüme ve Kırılganlık 2000’li yılların ilk döneminde ekonomik istikrar ve büyüme dikkat çekti. Altyapı yatırımları, büyük projeler ve inşaat sektörü ekonominin lokomotifi haline geldi. Ancak ilerleyen yıllarda artan enflasyon, işsizlik ve gelir dağılımındaki bozulma, ekonomik kazanımların sürdürülebilirliği konusunda soru işaretleri doğurdu. Ekonomistler, özellikle son yıllarda hayat pahalılığının geniş toplum kesimlerini doğrudan etkilediğine dikkat çekiyor. Hukuk ve Kurumlar Tartışma Konusu 2002 sonrası dönemde hukuk sistemi ve bağımsız kurumlar da yoğun tartışmaların odağında yer aldı. Yargı reformları, yeni düzenlemeler ve olağanüstü hal uygulamaları, hukuk devleti ilkesi bağlamında farklı görüşleri beraberinde getirdi. Barolar ve hukukçular, yargı bağımsızlığı ve ifade özgürlüğü konularının toplumsal güven açısından kritik olduğuna işaret ediyor. Toplumsal Yaşamda Değişim Bu süreçte eğitimden medyaya, kent yaşamından kültürel alana kadar pek çok başlıkta dönüşüm yaşandı. Medya yapısındaki değişim, sosyal medya kullanımının artışı ve kutuplaşma tartışmaları, toplumsal ilişkileri de etkiledi. Sosyologlara göre Türkiye, 2002’den sonra daha görünür bir şekilde siyasi kimlikler üzerinden ayrışan bir toplumsal yapıya evrildi. Dış Politikada Yeni Yönelimler Türkiye’nin dış politikası da bu dönemde önemli değişiklikler geçirdi. “Komşularla sıfır sorun” yaklaşımından bölgesel krizlerin merkezinde yer alan daha aktif bir dış politika çizgisine geçildi. Bu süreç, Türkiye’nin uluslararası ilişkilerdeki rolünü güçlendirdiği kadar yeni riskleri de beraberinde getirdi. Değişimin Muhasebesi 2002’den sonra Türkiye’de yaşanan değişim, tek boyutlu bir tablo sunmuyor. Destekleyenler bu dönemi “istikrar ve dönüşüm” olarak tanımlarken, eleştirenler demokratik gerileme ve ekonomik kırılganlıklara dikkat çekiyor. Sonuç: 2002 sonrası Türkiye, siyasal sistemden toplumsal yapıya kadar derin bir dönüşüm yaşadı. Bu değişimin nasıl değerlendirileceği ise bugün hâlâ Türkiye’nin en temel tartışma başlıklarından biri olmayı sürdürüyor.